HÜKÜMET, BELEDİYE, TFF, TASKK, İASKF, Herkese Sesleniyoruz!

SPOR, FUTBOL,
BELEDİYE, KAMU,
SAĞLIK, GÜVENLİK
DİYORUZ.
BİZİ DUYAN VARMI?

İst. Kemah Spor Kulübü
ve www.kemahspor.com
olarak zaman zaman dilek ve temennilerimizi tüm yetkililerin duyması umuduyla seslendiriyor, yazıya döküyor ve sonuçlarını bekliyoruz. Ne mi oluyor? derseniz, ne oldugu konusunda iyimser olmasakta en azından kendi adımıza her zaman ve sıkça üstümüze düşeni yapmaya çalışıyoruz.

Sadece kulübümüzün alacagı skorlarla ilgilenmek yerine, genel olarak ortada duran sorunları dile getirmeninde bir erdemlilik, cesaret ve sorumluluk oldugunun bilinciyle bunu yapıyoruz. Yoksa kimseye karşı bir ön yargımız, tavrımız yada küskünlügümüz yoktur.


Şimdi bu konulara bir kez daha kısaca deginmek ve sizlerle paylaşmak istedik. Hani ''Dügün degil, dernek degil, enişte bu mahabbet ne?''  diye soracak olanlar olursa, bir hatırlatmada bulunalım önce.

 Aslında amatör  camia için pek yakında dügünde var, dernekte var.

Bilenler bilir ki,  yakın bir zamanda İASKF seçimleri olacak. Bu konuda adaylar çalışmalara başlamışken, bizde dilek ve temennilerimizi bir kez daha paylaşalım ki, sayın adaylarımız, bu konularda eger bir çalışma yapacaklarsa ifade etmeye çalıştığımız mevzuuları da gündemlerine alsınlar.



EKONOMİK SORUNLAR HAD SAFHADA,

Lige katılım paylarının gereksiz, en azından yüksek oldugunu düşünüyoruz. Bize bu paylar olmadan lig masrafları nasıl karşılanacak denilirse, TFF bütçesi, hükümetin spor bütçesi, Spor Bakanlıgının bütçesi varken, gariban amatör kulüplerin üç kuruşuna göz dikilmesini anlamayacagımzı bir kez daha ifade ederiz.

Lisans ücretleri ve transfer ücretleri içinde aynı şey geçerli. Bu konuda daha vahim bir durum da transfer ettigi  futbolcuya karşı kulüplerin  hiçbir yaptırımı olmaması. Mesela oyuncu transfer sonrası isterse hiç kulübe bile gelmeyebilir. sonrada iki yıl bekler başka kulübe gider, yada ilk sezonda anlaştıgı bir kulübe transfer olur, sizin ettiginiz masrafta havaya gider. Yani kulüpler bu giden futbolcu için harcadıgından geriye birşey alamaz. 
Bu konuda bir kural ve yaptırım bulunması gerekmektedir. Futbolcu korunmalıdır evet ama kulüpte korunmalıdır.

TESİS YOK, SAHA YOK,

Saha ve tesis konusu içler acısıdır. Her semtte Birkaç kulüp dışında çogunlukla kulüpler bina, tesis, çalışma imkanı ve maç sahası gibi olanaklardan yoksundur.
Şimdi tesisi, sahası imkanları olan kulüplerle digerleri nasıl rekabet edecek. Bu imkansız bir durumken, kulüplere yardımcı olması hayal edilen belediyeler ise büyük imkanlar harcayıp kendi kulüplerini kurmakta, amatörlere de eh işte, cep harçlıgı misali katkılar yapmaktadırlar.

Amatör kümelerde  iş güç sahibi, yada işçi futbolculara hafta içi maç yaptırarak onları işyerlerine ve ailelerine karşı zorda bırakmak yalancılıga teşvik etmek iş degildir. o hafta içi maçları oynanır ama sorunlar büyüyerek yarın yine karşımıza çıkar.
Bu konunun masaya yatırılıp enine boyuna tarışılması gerekmektedir. Kulüpler arasında adalet saglanmalı, belediyeler kulüp işinden vazgeçmelidir. Yetkililer eger bu konuları ciddiye alacaklarsa sadece kendi bildiklerini okumamalı, kulüplerle toplantılar yaparak buradan çıkacak kararları uygulamaya çalışmalıdır.

Parantez içinde bir konuyada deginmek lazım. Saha yok, tesis yok ama her sene öyle yada böyle yeni takımlar kuruluyor ve bu takımlar lige alınıyor. Yeni kurulup, lige aldıgın takımıları nerde oynatacaksın diye soran çıkmaz nasılsa diye düşünülüyorsa, biz soruyoruz, saha yok diye hafta içi maçlar oynatılan bir ortamda yeni takımları lige dahil etmek ne ola ki acaba?... Bunada bir standart getirilmelidir.


ÖNCE SAĞLIK
Sağlık konusunda sigorta, tedavi gibi imkanlar dile getirilsede amatör camia bu konulardan çogunlukla yararlanamamaktadır. Zaten önce yapılması gereken şey bunlar degil, statlara maç günleri saglık görevlisi ve ambulans tahsis etmektir.

Hadi diyelim ki ambulans yetersiz, o halde her statda bir saglık görevlisi mutlaka bulunmalı sakatlık ve yaralanmalarda müdahele etmelidir. Statlarda yaralanan, sakatlanan oyunculara yedek kulübesinden bir başka oyuncunun elinde bir şişe su ile güya müdaheleye gitmesi ayıptır. komiktir, yakışmıyor.
Her maç için  üç hakem bulan Türkiye, saha komiseri, gözlemci bulan Türkiye, statlarda gün boyu bulunacak bir sağlıkçı bulamıyormu? istenirse bulunamazmı?.

Göze uzaktan hoş görünen suni çim saha zeminlerini acaba yetkililer gezip incelemişlermidir hiç,  sahalarda zeminde oluşan tehlikeli çukurları, yükseltileri görmüşlermidir bilemeyiz, ama bu saha zeminlerinin futbol açısından olumsuzlugunu bir yana bırakalım, sağlık açısından son derece tehlike arz etmektedir. Sakatlanmalara neden olmaktadır. Bu sahaların nimetlerinden yararlananlar külfetinede katlanıp gereken tamiri yapmalıdırlar, Yada Sahalar kimin sorumlulugundaysa onlar bu işi yapmalıdır.

Yine bazı statlar dışında, soyunma odaları son derece pis ve hijyen şartlarına uygunsuzdur. Bazıları havasız, bazıları küçücüktür, ''Hepsine eyvallah ama şartlar bu  kardeşim oynayan oynar, oynamayan çeker gider'' denilecekse yapacak bişey yoktur. Ancak gereken yapılmalıdır denilirse bu o kadar da zor birşey degildir.


GÜVENLİK

Baştan da dedigimiz gibi, herşeye, imkan bulan Türkiye, herkesin elinden tutan Türkiye, her konuda söz sahibi olan Türkiye, elbetteki maçların yapıldıgı statlarda güvenligi saglamaktan aciz kalacak degildir. Ama bu güvenlik işi günü birlik önemli maçlar için geçici uygulamalarla çözülmek yerine baştan tüm yetkililerle ve konunun  bütün taraflarıyla karşılıklı yapılacak görüşmeler neticesinde her stada  maç günlerinde  en azından birkaç emniyet görevlisi atanmasıya çözüme kavuşturulabilir.

Bugün amatör maçlarda nadiren olaylar yaşanıyorsa, bu durum  amatör oyuncu ve yöneticilerinin büyük gayretleri ve iyi niyetleri ile saglanmaktadır.  Fakat zaman zaman oyuncuların ve yöneticilerin çaresiz kaldıgı trübün durumları oldugunda oradaki bulunan emniyet görevlilerinin ayaga kalkıp o yana bakması bile olayı bitirebilir. Ama  orada emniyet görevlisi yoksa zaman zaman oldugu gibi işler çıgırından çıkabilir.


SESİMİZE KULAK VERİN!

Saygıdeger yetkililer, sporla uzaktan yakından ilgisi olanlar lütfen Sesimize kulak verin, bizi dinleyin. Derdimiz sizleri yargılmak degildir. Sizlerin iyi niyetle birşeyler yapmaya çalışmanızı yok saymak degildir, samimiyetinizi sorgulamak da haddimize degildir. Derdimiz derdimizi dile getirebilmektir., niyetimiz, arzumuz, çabamız budur.
 
Toplayın kulüpleri konuşun, ne istiyorlar bir bakın. Unutmayın ki  sizler bir çok konuda bilgi ve birikim sahibi olabilirsiniz,  yetkiyi elinizde tutabilirsiniz, seçilmiş yöneticiler olabilirsiniz, görevli memurlar, amirler olabilirsiniz. İyi niyetli, gayretli, hizmet etmek isteyen degerli yöneticiler olabilirsiniz. Ama kulüplerin sesine de kulak verin. Unutmayın ki, kulüplerde maaş almadan hizmet etmeye çalışanların, bu camianın içinde çaba sarfedenlerinde bildigi bişeyler vardır. Size anlatmak istedikleri dertleri, sorunları, belki çözüm önerileri vardır. Kimbilir, belki de size edecekleri bir teşekkürleri vardır. Kulüplere bunun için fırsat tanıyın. Deger verin.
Yüzünüzü her zaman kulüplere dönün. dinleyin, anlamaya çalışın, sorunları çözemesekte birbirimizi anlamak ve sayğı duymak için fırsatımız olsun.

Herkes kesinlikle aklından çıkarmamalıdır ki,  amatör camia ile ilgilenen bütün sorumluların, çalışanların, yönetenlerin, seçilmişlerin, atanmışların, kulüp yöneticilerinin, başkanların, futbolcularının, yani  hepsinin bulundugu noktadaki varlık sebepleridir bu kulüpler. Bu kulüplerin gelecegi için gereken ne varsa el birligi ile gönül birligi ile yapılmalıdır.

Saygılarımızla.
İst. Kemah Spor Kulübü
www.kemahspor.com

                         www.kemahspor.com

Yorumlar